"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlayacak"
11 Mayıs 2010 Salı
Naylon Anamur
Eski adı İçel yeni isimi Mersin’in Anamur ilçesini bilen bilir, bilmeyen de oturduğu yerdeki, pazara çıktığında Anamur muzu diye bir muz alır ama nerede olduğunu bilmez.
Anamur Mersin iline bağlı olan ve bir zamanlar Zümrüt Anamur diye anılan çok güzel bir küçük kasabadır.
Havası, denizi, doğası ve tarihi yerleriyle görülmeye değer bir yerdir. Ama ne yazık ki, Türkiye’de yaşayıp da böyle nice güzel yerlerin varlığını bile bilmemek çoğumuzun kaderi diyeceğim ama kadere de inanmıyorum. Bu sadece bizim önce tatil anlayışımızdan kaynaklanan bir sorun, daha sonra da milyonlarca insanın tatil için harcayacak ek bir parası olmadığından kaynaklanıyor.
Evet tatil deyince klasikleşmiş olarak ezberlenen birkaç yerden başka bir yer ne yazık ki bilmiyoruz. Bu da Türkiye’nin gezilecek ve görülmesi gereken yerleri daima arka planda bırakıyor.
Ama dünyanın öteki yerlerinden gelip bizim ülkemizin tarihi yerlerini gören yabancı insanları dağ bayır gezerken görmek bizlerin ve onların tatil anlayışı arasındaki farkı açıkça ortaya koymaktadır.
Bizim tatil anlayışımızda deniz olmazsa olmaz koşullardan bir tanesi, deniz olsun da neresi olursa olsun. Hele bir de tatil köyü gibi bir yer ise, içeri girip tatil boyunca dışarı çıkmamanın mantığını ben hiç anlamıyorum.
Gittiğim yerin geçmişi, tarihi, kenti, caddeleri, sokağı, mimarı yapısı, hele hele insanları nasıl diye asla merak etmemek sadece bizim ülkemizin insanlarına has bir şey olsa gerek.
Gelelim Anamur’a neden Zümrüt Anamur denmiş olmasına. Bir zamanlar Türkiye’nin tüm yer fıstığı ihtiyacını bu küçük ilçe karşılardı. Fıstık zamanı Anamur’a yolunuz düşüp de, şöyle bir göz attığınızda tüm Anamur ilçesinin bir zümrüt gibi yemyeşil bir görünüm almasından böylesi bir ad konmuştu.
Ama gelin görün ki, 1980 den sonra uygulanan tarım politikaları ve serbest ekonomi tüm Türkiye çiftçisini vurduğu gibi Anamur çiftçisini de vurdu. Yurtdışından ithal edilen yer fıstığı piyasaya daha kalitesiz olmasına rağmen ucuza sürüldü ve yerli üreticiyi yıllar geçtikçe yer fıstığı üreticiliğinden başka ürünler üretmeye sevk etti. Çünkü yerfıstığından her sene zarar etmeye başladı. Sonuçta tabii şu an yer fıstığı ihtiyacı yurt dışından ithal eden birkaç tane kompradorun eline kaldı.
Peki Anamur üreticisi ne üretmeye başladı, bir zamanlar kimsenin üstünde pek ilgiyle durmadığı sadece yollarda ve tarlaların yanında ek bir gelir ve ya kendi ihtiyacı için üretilen muza yönelindi. O güne kadar açıkta yetişen bu muzlardan daha fazla üretim yapmak ve daha fazla kar elde edebilmek için seracılık gelişmeye başladı. İşte seracılık gelişmeye başladıktan sonra da, Anamur’un çehresi ile birlikte havası bile değişmeye başladı.
O zümrüt Anamur diye bahsettiğimiz yemyeşil fıstık tarlaları birer birer kalkıp onun yerine demirden ve üstüne gerilen naylon seralar türemeye başladı. Muzların daha iyi gelişmesi ve daha çok ürün vermesi için, içine atılan ilaçlar ve gübreler seraların pencereleri hava alsın diye açıldığında nasıl bir hava kirliliği yaptığını aranızda sanırım bilenleriniz vardır.
Anamur’un Top Belen diye bir tepesi vardır, oraya çıktığınızda tüm Anamur’u ayaklarınızın altında görürsünüz. Bu günlerde çıkıp bir baksanız sanırım artık seralarının sayısı evleri ya geçmiştir ya da geçmek üzeredir.
Eğer bir önlem alınmazsa, bu seralar sadece Anamur ilçesi ile birlikte, tüm çevre Akdeniz bölgesini tehdit etmiyor aynı zamanda da küresel ısınmada birinci derecede rol oynuyor.
Anamur Belediyesi milyarlarca para verip birkaç şarkıcıyı çağırıp beş yıldan bu yana muz festivali yapıyor. O şarkıcılara vereceği milyarlarca parayı seraların vermiş olduğu zararları nasıl yok ederim diye bilimsel çalışmalara verirse çok daha iyi bir hizmet vermiş olur ilçe halkına.
Yazının başında Anamur’un denizinin, doğasının ve tarihi yerlerinin güzelliğinden bahsedip durduk. Sonra da Anamur’un her geçen gün nasıl o güzelliklerinin yok olmasını dile getirdik. Hepten yok olmadan merak edenler, en azından ellerini çabuk tutarlar.
ZÜMRÜTLÜK HAKKINI GERİ ALABİLMEK FESTİVALLERDEN DEĞİL BİLİMSEL ÇALIŞMALARDAN GEÇİYOR. ZÜMRÜT ANAMUR NAYLON ANAMUR OLDU ÇIKTI.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder