"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlayacak"

16 Mayıs 2010 Pazar

En Büyük Eşek Bizim Eşek


Eşeklerin çok olduğu bir ülkede eşeklerin düğününü görmekte pek şaşırtıcı olmasa gerek.

Fethiye’de halk bir araya gelmiş ve iki eşeği evlendirmişler.

Dünya her geçen gün daha çok ileriye giderken geriye doğru giden birkaç ülkeden biriyiz sanırım. İlk sırayı da biz alırsak ona da şaşırmam.

Gerçi Hollanda diye bir ülke varken birincilik bize kalmaz. Geçen gün basında çıkan bir habere göre bir adam çok sevdiği kedisi ile evlenmiş.

Hadi sapıklık derecesini bile aşmış bu adamın böyle bir istediği olmuş olmasına da, devletin ve toplumun değer yargıları buna nasıl izin veriyor. Bunun adı özgürlük mü oluyor.

Neyse biz gelelim bizim eşeklerin düğününe.

Fethiye’nin sokaklarında davullu zurnalı düğün halayı yapılmış,

Dişi eşeğin evine gidilip eşek alınmış ve şehir turuna çıkılmış,

Türk bayrakları ile caddelerde şenlik havasında geçiş törenleri yapılmış,

En büyük eşek bizim eşek diye de bağırmışlar mı onu bilemiyorum.

Bu nasıl bir psikolojidir sosyologlar tarafından çok ciddi bir şekilde araştırılması gerekiyor.

Bakın böyle bir düğüne erkek eşek tarafının sözcüsü ne söylemiş;

''Yaşlı eşekler trafik kazalarına kurban gidiyor. Bende şu anda yaşlı 6 eşek var. Dünürlerim yaşlı eşeğine site içerisinde bakamayacaklarını söyleyince, talip oldum. Eşekler yıllarca çift sürdü, yük taşıdı, savaş zamanında cepheye mermi götürdü, insanlığa hizmet etti. Eşek nesli yok oluyor, üremeleri engelleniyor. Buna dikkati çekmek istedim. Amacımız, hayvan sevgisini göstererek onların da birer canlı olduğunu hatırlatmak.”

Yani hayvanların üremelerini sağlamak ve eşeklerin değerini bilmek için iki eşeğin evlenmesi mi gerekiyordu. İki eşek evlendi ve şimdi herkes eşeklerin ve diğer hayvanların değerini anladı. Her şey bitti.

Bu nikahı kim kıydı?

İmam nikahı yapıldı mı?

Evlenme cüzdanı verildi mi?

Aklıma gelmişken söyleyeyim, haberde belirtilmemiş, evlilikten önce kına gecesi yapıldı mı?

Yapıldıysa kına eşeğin neresine yakıldı?

Güler misiniz, ağlar mısınız, yoksa donup kalır mısınız?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder