"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlayacak"
20 Aralık 2009 Pazar
"Sağlıklı" Tacizciler
Yabancılaşma insanın ürettiği metaya sahip olamadığı andan sonra başlar. Bu insanın hem kendisine ve hem de yaşadığı çevreye karşı yabancılaşma ile devam eder.
Zaten ürettiğin mala yabancılaştıysan otomatikmen yaşama karşıda yabancılaşmış oluyorsun.
Yabancılaşma insanın insani değerlerinin yok olmasına da sebep olur. Hem yabancılaşan hem de insani değerlerini kaybeden bir insanda insan olmaktan çıkar ve robotlardan hiçbir farkı kalmaz.
Şimdi nereden çıktı diyecekseniz belki bu yabancılaşma meselesi.
Bedensel engelli bir grup seslerini duyurmak ve yaşadıkları zorlukları anlatabilmek için İstanbul’da bir metrobüs durağında eylem yapmaya karar vermişler.
Ama yaptıklarına yapacaklarına pişman oldular. Hemde sözde “sağlıklı” diye adlandıracağımız insanlar tarafından aşağılandılar, küfür yediler, senin burada ne işin var gibi sözlerin dışında neredeyse kafalarını bile kıracaklardı.
Metrobüs durağında inip merdivenleri bedensel engelli insanların beş dakikalığına tutmasını hazmedemeyen “tabakhaneye bok yetiştirecekmiş” gibi sabırsızlanan “insanların” tacizine uğradılar.
Bu insanlar bu kadar mı, kendilerine yabancılaştılar.
Bu kadar mı, çevreye duyarsızlaştılar.
Bu kadar mı, insani değerlerini kaybettiler.
Bu kadar mı, bir bedensel engelliyi taciz edecek kadar aklını kaybettiler.
Bu insanların bir kaçının veya onlarcasının evlerinde bir bedensel engelli eşi, çocuğu veya bir akrabası mutlaka vardır. Böylesi insanlık dışı davranış içine girdiğinde hiç aklına onlar gelmedi.
Türkiye’nin %10’u bedensel engelli. Bu da demektir ki, Türkiye’de yaklaşık 10 milyon bedensel engelli insan var. Ama bunların hemen hemen hiç birini göremiyoruz. Neden göremiyoruz, işte sözüm ona “sağlıklı” diye adlandırdığımız insanların engellileri hazmedemediği gibi sorunlarını beş dakikada anlatacak fırsatı bile tanımadığımızdan dolayı.
Klasik ve boş bir tekerleme vardır, Türkiye’de. “Bizim insanımız çok yardım severdir, birbirlerine sahip çıkar” diye. Geçmişte söylenen bu söz geçmişi yad etmek için belki söylenebilir ve geçmişteki bir takım davranışları örnek vererek haklılık payı bile bulunabilinir. Ama günümüzde bedensel engelliye hayatından beş dakikasını verip, onların sorunlarını bırakın dinlemeyi hakaret etmeyi ve taciz etmesini marifet saymaya kadar gelmiş.
Birde tacizcilerden bir engelli vatandaşlara akıl veriyordu. “Burada merdivenleri tıkayacağına git belediyenin önüne” diye. Merdivenlerden bir iki dakika erken indiğinde cebinde boku tabakhaneye mi yetiştireceksin “sayın tacizci”
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder